Washington merkezli ve Cumhuriyetçilere yakınlığıyla bilinen Heritage Vakfı, ABD ordusunun gücüne ait “2023 ABD Ordusu Güç İndeksi” başlıklı yıllık raporunu yayımladı.
Raporda, ABD’ye tehdit teşkil eden devlet ve devlet dışı aktörlerin durumları da özetlenirken ABD’nin hava, kara, deniz, uzay ve nükleer gücüne ait kapsamlı değerlendirmeler yapıldı.
Özellikle Çin’in, ABD menfaatlerine karşı son derece ‘saldırgan’ bir durum aldığı argüman edilen raporda, Rusya’nın Ukrayna savaşında endüstriyel kapasitesinin etkilenmediği ve savaşın Rusya’nın kaybettiği eski ekipmanını yeni teknolojilerle değiştirmesine imkan vereceği değerlendirmesinde bulunuldu.
Rus ordusunun savaşta tecrübe kazanacağına işaret edilen raporda, “Sonuç olarak, savaş aslında Rusya’nın kıtadaki ABD çıkarlarına yönelik meydan okumasını artırmaya hizmet edebilir.” ifadesine yer verildi.
Buna rağmen raporda, “ABD ordusu, şu anki konuşlanmasıyla hayati ulusal çıkarları savunma taleplerini karşılayamama riskiyle karşı karşıya.” sözü kullanıldı.
Amerikan ordusunu global çapta ABD menfaatlerine yönelik sınamalara karşı ‘zayıf’ olarak nitelendiren rapor, bu zayıflığın, ‘senelerca süren daima kullanmasın’, ‘yetersiz finansmanın’, ‘iyi tanımlanmamış evvelarin’, ‘sürekli değişen güvenlik politikalarının’, ‘programları yürütmede çok derecede zayıf disiplinin’ ve ‘ulusal güvenlik bürokrasisinin genelinde derin bir ciddiyet eksikliğinin’ kararı olduğu kaydedildi.
ABD Kara Kuvvetleri gücünü kısmen korurken Deniz ve Hava Kuvvetleri zayıflıyor
Raporda, ABD ordusunun Hava, Kara, Deniz Piyadeleri, Deniz ve Uzay Kuvvetlerine ait endeksler, konvansiyonel güç endeksleri; nükleer kuvvetler ise stratejik güç endeksi üzerinden incelendi.
Kuvvet Komutanlıkları nükleer programına ‘uzun yıllar süren yetersiz yatırım’, ‘modernizasyon programlarının yetersiz yürütülmesi’ ve bütçenin 2011’den itibaren kısılmaya başlamasının tesiri olduğu açıklandı.
Öte yandan raporda, “Artan yakıt, mühimmat ve tamir maliyetleri ve nitelikli bakım ve bakım tesislerinin eksikliği niçiniyle 2020 ve 2021’de harbe hazırlık konusunda kaydedilen ilerlemenin birden fazla 2022’de kaybedildi. 2023’e yönelik varsayım de birebir biçimde.” tabiri dikkati çekti.
Genel olarak ordunun muharebe tecrübesinin de zayıf olduğuna değinilen raporda, tecrübeli askerlerin ordudan ayrılmasının muharebe tecrübesini etkilediği tabir edilirken ABD’nin, son senelerda Irak ve Afganistan üzere ülkelerde elde ettiği direniş çatışmaları ve lokal askeri güce taktik takviyesi nazaranvlerle elde ettiği tecrübenin İran yahut Çin üzere bir devlete karşı mümkün bir konvansiyonel operasyonda işe yaramayacağı kaydedildi.
‘Büyük muharebe harekatlarının eğitimi ve planlanması konusunda tecrübeden yoksun’
Raporda, “Mevcut silahlı müşterek kuvvetin kimi üniteleri kimi harekat cinslerinde tecrübeli olsa da bir bütün olarak ordu, Ukrayna’da görülen ve ABD Silahlı Kuvvetlerinin yeni yeni ehemmiyet vermeye başladığı tipten üst seviye, büyük muharebe harekatlarının eğitimi ve planlanması konusunda tecrübeden mahrumdur.” değerlendirmesine yer verildi.
ABD Kara Kuvvetlerinin gücünü kısmen koruduğuna işaret edilen raporda, “Kara Kuvvetleri modernizasyon programlarına göre daha süratli yaşlanıyor. Sahip olması gereken gücün sırf yüzde 62’si ile kapasite konusunda ‘zayıf’ kalıyor. Öteki yandan, 31 Muharebe Tümeninden 25’i harbe hazır durumda, bu niçinle harbe hazırlık konusunda ‘kuvvetli’ olarak derecelendiriliyor.” denildi.
Deniz Kuvvetleri kapasite konusunda ‘fazlaca zayıf’
Raporda, Deniz Kuvvetleri ise kapasite konusunda “oldukca zayıf”, harbe hazırlık konusunda ise “zayıf” olarak nitelendirildi.
Donanmanın halihazırda 400 gemilik bir kapasiteye sahip olması gerektiği kaydedilen raporda, şu anda 298 geminin operasyonel olduğu mevcut şartların devam etmesi durumunda ABD donanmasındaki gemi sayısının 2030 ortalarında 280’lere kadar gerilemesinin beklendiği söz edildi.
Deniz Piyadelerinin ise harbe hazırlık ve kabiliyet konusunda “kuvvetli” lakin işçi kapasitesi konusunda “zayıf” olduğuna işaret edildi.
Hava Kuvvetleri ‘fazlaca zayıf’
Hava Kuvvetlerinin durumunun “oldukca zayıf” olarak derecelendirildiği raporda, Amerikan hava ögelerinin krizlere karşı esnekliğinin “gayet düşük” olduğu kaydedildi.
Raporda, “ABD Hava Kuvvetleri şu anda iki bölgesel büyük muharebeyi yürütmek için gereken kapasitesinin yüzde 86’sını karşılayabilecek durumda. 650 pilot eksiği var, filolardaki uçakların yaş ortalaması 32 ve pilotlar lakin hafta bir uçabiliyor.” tabirlerine yer verildi.
ABD Uzay Kuvvetlerinin 3 yıl evvel kurulduğu ve kapasite konusunda eksiklerinin anlaşılabilir olduğu tabir edilen raporda, eski Lider Donald Trump’ın miras bıraktığı bu kuvvetin harbe hazırlık konusunda gelişmediğinin altı çizildi.
Amerikan ordusunun nükleer gücünün durumunun hala ‘kuvvetli’ olarak derecelendirildiği kaydedilen raporda, ABD idarelerinin modernizasyon faaliyetlerini vaktinde yerine getirmediği takdirde bu derecelendirmenin ‘marjinal’ yahut ‘zayıf’ noktasına gerileyebileceği vurgulandı.
Raporda, ABD’ye tehdit teşkil eden devlet ve devlet dışı aktörlerin durumları da özetlenirken ABD’nin hava, kara, deniz, uzay ve nükleer gücüne ait kapsamlı değerlendirmeler yapıldı.
Özellikle Çin’in, ABD menfaatlerine karşı son derece ‘saldırgan’ bir durum aldığı argüman edilen raporda, Rusya’nın Ukrayna savaşında endüstriyel kapasitesinin etkilenmediği ve savaşın Rusya’nın kaybettiği eski ekipmanını yeni teknolojilerle değiştirmesine imkan vereceği değerlendirmesinde bulunuldu.
For the first time, Heritage's "Index of U.S. Military Strength" finds that the U.S. military is rated “weak”
Read more from the Wall Street Journal: https://t.co/SbGrCIqzvA pic.twitter.com/tTxEWqUSxO
— Heritage Foundation (@Heritage) October 18, 2022
Rus ordusunun savaşta tecrübe kazanacağına işaret edilen raporda, “Sonuç olarak, savaş aslında Rusya’nın kıtadaki ABD çıkarlarına yönelik meydan okumasını artırmaya hizmet edebilir.” ifadesine yer verildi.
Buna rağmen raporda, “ABD ordusu, şu anki konuşlanmasıyla hayati ulusal çıkarları savunma taleplerini karşılayamama riskiyle karşı karşıya.” sözü kullanıldı.
Amerikan ordusunu global çapta ABD menfaatlerine yönelik sınamalara karşı ‘zayıf’ olarak nitelendiren rapor, bu zayıflığın, ‘senelerca süren daima kullanmasın’, ‘yetersiz finansmanın’, ‘iyi tanımlanmamış evvelarin’, ‘sürekli değişen güvenlik politikalarının’, ‘programları yürütmede çok derecede zayıf disiplinin’ ve ‘ulusal güvenlik bürokrasisinin genelinde derin bir ciddiyet eksikliğinin’ kararı olduğu kaydedildi.
ABD Kara Kuvvetleri gücünü kısmen korurken Deniz ve Hava Kuvvetleri zayıflıyor
Raporda, ABD ordusunun Hava, Kara, Deniz Piyadeleri, Deniz ve Uzay Kuvvetlerine ait endeksler, konvansiyonel güç endeksleri; nükleer kuvvetler ise stratejik güç endeksi üzerinden incelendi.
Kuvvet Komutanlıkları nükleer programına ‘uzun yıllar süren yetersiz yatırım’, ‘modernizasyon programlarının yetersiz yürütülmesi’ ve bütçenin 2011’den itibaren kısılmaya başlamasının tesiri olduğu açıklandı.
Öte yandan raporda, “Artan yakıt, mühimmat ve tamir maliyetleri ve nitelikli bakım ve bakım tesislerinin eksikliği niçiniyle 2020 ve 2021’de harbe hazırlık konusunda kaydedilen ilerlemenin birden fazla 2022’de kaybedildi. 2023’e yönelik varsayım de birebir biçimde.” tabiri dikkati çekti.
Genel olarak ordunun muharebe tecrübesinin de zayıf olduğuna değinilen raporda, tecrübeli askerlerin ordudan ayrılmasının muharebe tecrübesini etkilediği tabir edilirken ABD’nin, son senelerda Irak ve Afganistan üzere ülkelerde elde ettiği direniş çatışmaları ve lokal askeri güce taktik takviyesi nazaranvlerle elde ettiği tecrübenin İran yahut Çin üzere bir devlete karşı mümkün bir konvansiyonel operasyonda işe yaramayacağı kaydedildi.
‘Büyük muharebe harekatlarının eğitimi ve planlanması konusunda tecrübeden yoksun’
Raporda, “Mevcut silahlı müşterek kuvvetin kimi üniteleri kimi harekat cinslerinde tecrübeli olsa da bir bütün olarak ordu, Ukrayna’da görülen ve ABD Silahlı Kuvvetlerinin yeni yeni ehemmiyet vermeye başladığı tipten üst seviye, büyük muharebe harekatlarının eğitimi ve planlanması konusunda tecrübeden mahrumdur.” değerlendirmesine yer verildi.
ABD Kara Kuvvetlerinin gücünü kısmen koruduğuna işaret edilen raporda, “Kara Kuvvetleri modernizasyon programlarına göre daha süratli yaşlanıyor. Sahip olması gereken gücün sırf yüzde 62’si ile kapasite konusunda ‘zayıf’ kalıyor. Öteki yandan, 31 Muharebe Tümeninden 25’i harbe hazır durumda, bu niçinle harbe hazırlık konusunda ‘kuvvetli’ olarak derecelendiriliyor.” denildi.
Deniz Kuvvetleri kapasite konusunda ‘fazlaca zayıf’
Raporda, Deniz Kuvvetleri ise kapasite konusunda “oldukca zayıf”, harbe hazırlık konusunda ise “zayıf” olarak nitelendirildi.
Donanmanın halihazırda 400 gemilik bir kapasiteye sahip olması gerektiği kaydedilen raporda, şu anda 298 geminin operasyonel olduğu mevcut şartların devam etmesi durumunda ABD donanmasındaki gemi sayısının 2030 ortalarında 280’lere kadar gerilemesinin beklendiği söz edildi.
Deniz Piyadelerinin ise harbe hazırlık ve kabiliyet konusunda “kuvvetli” lakin işçi kapasitesi konusunda “zayıf” olduğuna işaret edildi.
Hava Kuvvetleri ‘fazlaca zayıf’
Hava Kuvvetlerinin durumunun “oldukca zayıf” olarak derecelendirildiği raporda, Amerikan hava ögelerinin krizlere karşı esnekliğinin “gayet düşük” olduğu kaydedildi.
Raporda, “ABD Hava Kuvvetleri şu anda iki bölgesel büyük muharebeyi yürütmek için gereken kapasitesinin yüzde 86’sını karşılayabilecek durumda. 650 pilot eksiği var, filolardaki uçakların yaş ortalaması 32 ve pilotlar lakin hafta bir uçabiliyor.” tabirlerine yer verildi.
ABD Uzay Kuvvetlerinin 3 yıl evvel kurulduğu ve kapasite konusunda eksiklerinin anlaşılabilir olduğu tabir edilen raporda, eski Lider Donald Trump’ın miras bıraktığı bu kuvvetin harbe hazırlık konusunda gelişmediğinin altı çizildi.
Amerikan ordusunun nükleer gücünün durumunun hala ‘kuvvetli’ olarak derecelendirildiği kaydedilen raporda, ABD idarelerinin modernizasyon faaliyetlerini vaktinde yerine getirmediği takdirde bu derecelendirmenin ‘marjinal’ yahut ‘zayıf’ noktasına gerileyebileceği vurgulandı.