Emsal kira talebi için 5 yıl geçmeli

Adanali

Member
Son dönemde İstanbul ve büyük şehirler başta olmak üzere ülke genelinde ciddi anlamda kira artışları yaşanıyor. Güncel kiralardaki yükseliş oranı, İstanbul‘da kimi semtlerde son 12 ayda üç katına kadar ulaşmış durumda. bu biçimdece eski kiracılar, güncel rakamlara bakılırsa avantajlı fiyatla oturuyor gibi gözüküyor. Özellikle İstanbul’da kiralar, ortalama bir ev için 4 bin TL bandında seyrediyor. Merkez ilçelerde, yeni yapılarda ve markalı projelerde ise kiraların 10 bin TL’nin üzerine çıktığı görülüyor.

Yaşananlar hem mülk sahiplerini aynı zamanda kiracıları ciddi anlamda düşündürüyor. Ev sahipleri, güncel kiralara bakarak o rakamları talep etmek istiyor. Kiracılar ise kanuni hakları olan, 12 aylık ortalama Tüketici Fiyat Endeksi’ne gore kira artışlarının belirlenmesini istiyor. Konuyla ilgili gazetemize özel açıklamalarda bulunan Arıtürk&Partners Hukuk Ofisi Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Arıtürk “Burada güncel kira elde etmek isteyen mülk sahiplerinin önünde iki seçenek duruyor. Bunlardan ilki, 5 yıl bittikten daha sonra ‘kira tespit davası’ açma hakkı… Bu dava kararına bakılırsa kira miktarı, rayiç bedele yaklaşabilir. Ancak bu davalar uzun da sürebilir. Ve mahkeme, bölge rayiçlerine nazaran kiracıya yüzde 10 hakkaniyet indirimi uygulayabilir. 10 yıllıktan fazla ise hakkaniyet indirimi yüzde 20’ye çıkabilir. Mülk sahibinin bütün bunları dikkate alması gerekir. Kira bedeli gerçekten oldukca düşük kaldıysa bu yola başvurmak mantıklı olabilir. İkinci seçenek olarak da mülk sahipleri, 10 yıl ve daha uzun süre ile oturan kiracılarını tahliye etme hakkına sahipler. Burada da üç ay evvel ihtar göndermek şartı ile mülk sahipleri, herhangi bir haklı gerekçe göstermeksizin kiracılarından anahtarı isteyebilir” diye konuştu.

TAHLİYE ŞARTLARI

Kiraların artış trendinde olduğu bu zamanda tahliye taahhüdünün sıkça başvurulan bir yöntem olduğunu belirten Avukat Zeki Arıtürk “Burada kiracı, belli bir tarihte evi boşaltmayı yazılı olarak taahhüt ediyor. Şayet bu sözleşmeye uygun biçimde davranılmadıysa, mülk sahibi kira sözleşmesini, bir ay arasında dava açmak suretiyle bitmiş oldurebilir. Önemli olan husus, tahliye taahhüdünün düzenleme tarihinin, kira sözleşmesinin başlangıç tarihindilk önce veya kira sözleşmesinin başlangıç tarihi ile aynı olmamasıdır. Aksi durumda Yargıtay, kiracının, taahhüdü vermekte iradesinin sakatlandığını kabul ederek geçersiz saymaktadır. Boş tahliye taahhüdüne imza atılması ise, evrakın geçerliliğine etki etmemektedir. Taahhüdü verecek kişi evli ise, Medeni Kanun hükümleri uyarınca eş rızası da alınması gerekmektedir. Aksi durumda verilen taahhüt geçersiz olmaktadır” dedi. Avukat Zeki Arıtürk; kendi kullanması için de mülk sahibinin evi tahliye edebileceğini ancak bunun için zorunluluk halini de ispatlamak zorunda olduğunu vurguladı. Avukat Arıtürk “Evin bir daha inşası veya imarı sebebiyle kullanmasının imkansız hale gelmesi ve konutun amacına aykırı kullanması halinde de tahliye şartları oluşabilir” ifadelerini kullandı.

Ömer Faruk Bingöl
 
Üst