Hasta refakatçisi ve hastane yönetimini şaşkına çeviren ilginç olay, geçtiğimiz Cumartesi günü akşam saatlerinde Finike Devlet Hastanesinde yaşandı. Nöroloji kliniğinde pandemi niçiniyle rezerve olarak kullanılan ancak ondan sonrasındadan hasta servisi için açılan bir odaya Serengül Uğurlu’nun (82) yatışı gerçekleştirildi. 1 hafta kadar hastanede kalan yaşlı bayanın refakatçi oğlu Soner Uğurlu (37) ise annesinin eşyalarını refakatçi koltuğunun bazasına koyacağı sırada bir poşet buldu. Poşeti açan Soner Uğurlu, içerisinde altın ve özel eşyaların olduğunu görür görmez neye uğradığını şaşırdı.
Poşetten servet çıktı
Uğurlu tarafınca nöbetçi hemşireye ve güvenlik nazaranvlisine teslim edilen poşet içerisinden T.O. isimli şahsa ait sürücü belgesi, KKTC sürücü belgesi ve aynı şahsa ait banka kartları ile KKTC kimlik kartı, M.D. isimli şahsa ait sürücü belgesi, KKTC kimlik kartı ve kredi kartlarının yanı sıra 10 Alman Markı, 1 Suudi Arabistan Riyali, 2 adet küpe, 1 adet beyaz yüzük, 1 adet kolye, 2 adet taşlı küpe, 1 adet taşlı zincir kolye, 1 adet saat, 2 adet sarı renkli yüzük, 5 adet sarı renkli taşlı yüzük, 4 adet taşlı küpe, 2 adet kordon şeklinde küpe, 1 adet metal kolye ucu, 1 adet kurdele desenli kolye, 1 adet kırılmış kolye, 1 adet 11 parçalı kolye, 2 adet zincir, 1 adet künye, 1 adet bileklik, 1 adet taşlı kolye, 1 adet renkli bileklik, 2 adet nazar boncuklu künye, 1 adet çeyrek altın, 1 adet bilezik bulundu.
Alzheimer hastasına ait olduğu ortaya çıktı
Yapılan araştırma kararı, çantanın yaklaşık 1,5 yıl önce 89 yaşında Alzheimer ve serebrovasküler hastalıkları sebebi ile yaşamını kaybeden bir hastaya ait olduğu ortaya çıktı. Bulunan eşyalar hastane yönetimi tarafınca tutanak karşılığı polis ekiplerine teslim edildi. Yapılan incelemede, bulunan ziynet eşyalarının bazı parçalarının imitasyon, diğerlerinin ise altın olduğu anlaşıldı.
“Çok şaşırdım”
Altınları bulup teslim eden Soner Uğurlu, annesinin eşyaları çoğalınca bazaya yerleştirmek istediğini bu sırada poşeti gördüğünü belirterek, “İçinde ne var diye bakınca özel eşyalar gördüm. Daha detaylı bakınca altınlar olduğunu gördüm. Çok şaşırdım ilk başta, gerçek olmadığını sandım ama hemşire hanımları çağırdım. Polis ekiplerini aradılar” dedi.
“Biz ailemizden bu biçimde gördük”
Kendisine ait olmayan bir eşyayı almayı doğru bulmadığını da ifade eden Uğurlu, “Biz ailemizden bu biçimde gördük. Almayı doğru bulmadım. bu biçimde olması gerektiğini düşünüyorum. Yani alıp gitmenin bir anlam ifade edeceğini düşünmüyorum” diye konuştu.
“her insanın iyi niyetini görmüş olduk”
Vatandaşın yaptığı davranışı takdir ettiğini belirten Finike Devlet Hastanesi Başhekimi Yücel Kurt, “Burada vatandaşımızın ve hastane çalışanlarımızın iyi niyetiyle bir tanesi bile eksilmeden adli emanete teslim ettik. Burada ilginç olan, hastamız burada uzun süre yatan yaşlı bir hastamızdı. Taburcu olduktan daha sonra vefat ediyor. Eşinde de bir miktar Alzheimer hastalığı bulunuyordu. ötürüsıyla hastanemize herhangi bir eşya kaybı başvurusu olmamıştı. Temizlik yapan arkadaşlarımızın da pek fark edemedikleri bir alan. her insanın iyi niyetini görmüş olduk. bu biçimde insanların olması geleceğe olan umudumuzu arttırıyor ve bizi mutlu ediyor” dedi.
Hemşire: “bu biçimde insanları görür görmez mutlu oldum”
Olayın halen şokunda olduğunu belirten Hemşire Server Alacaoğlu ise, “1,5 yıl arasında kaybolmamasına ve Soner beyin böyle getirmesine fazlaca şaşırdım ama bu biçimde insanlarımızın olduğunu görür görmez mutlu oldum” diye konuştu.
Poşetten servet çıktı
Uğurlu tarafınca nöbetçi hemşireye ve güvenlik nazaranvlisine teslim edilen poşet içerisinden T.O. isimli şahsa ait sürücü belgesi, KKTC sürücü belgesi ve aynı şahsa ait banka kartları ile KKTC kimlik kartı, M.D. isimli şahsa ait sürücü belgesi, KKTC kimlik kartı ve kredi kartlarının yanı sıra 10 Alman Markı, 1 Suudi Arabistan Riyali, 2 adet küpe, 1 adet beyaz yüzük, 1 adet kolye, 2 adet taşlı küpe, 1 adet taşlı zincir kolye, 1 adet saat, 2 adet sarı renkli yüzük, 5 adet sarı renkli taşlı yüzük, 4 adet taşlı küpe, 2 adet kordon şeklinde küpe, 1 adet metal kolye ucu, 1 adet kurdele desenli kolye, 1 adet kırılmış kolye, 1 adet 11 parçalı kolye, 2 adet zincir, 1 adet künye, 1 adet bileklik, 1 adet taşlı kolye, 1 adet renkli bileklik, 2 adet nazar boncuklu künye, 1 adet çeyrek altın, 1 adet bilezik bulundu.
Alzheimer hastasına ait olduğu ortaya çıktı
Yapılan araştırma kararı, çantanın yaklaşık 1,5 yıl önce 89 yaşında Alzheimer ve serebrovasküler hastalıkları sebebi ile yaşamını kaybeden bir hastaya ait olduğu ortaya çıktı. Bulunan eşyalar hastane yönetimi tarafınca tutanak karşılığı polis ekiplerine teslim edildi. Yapılan incelemede, bulunan ziynet eşyalarının bazı parçalarının imitasyon, diğerlerinin ise altın olduğu anlaşıldı.
“Çok şaşırdım”
Altınları bulup teslim eden Soner Uğurlu, annesinin eşyaları çoğalınca bazaya yerleştirmek istediğini bu sırada poşeti gördüğünü belirterek, “İçinde ne var diye bakınca özel eşyalar gördüm. Daha detaylı bakınca altınlar olduğunu gördüm. Çok şaşırdım ilk başta, gerçek olmadığını sandım ama hemşire hanımları çağırdım. Polis ekiplerini aradılar” dedi.
“Biz ailemizden bu biçimde gördük”
Kendisine ait olmayan bir eşyayı almayı doğru bulmadığını da ifade eden Uğurlu, “Biz ailemizden bu biçimde gördük. Almayı doğru bulmadım. bu biçimde olması gerektiğini düşünüyorum. Yani alıp gitmenin bir anlam ifade edeceğini düşünmüyorum” diye konuştu.
“her insanın iyi niyetini görmüş olduk”
Vatandaşın yaptığı davranışı takdir ettiğini belirten Finike Devlet Hastanesi Başhekimi Yücel Kurt, “Burada vatandaşımızın ve hastane çalışanlarımızın iyi niyetiyle bir tanesi bile eksilmeden adli emanete teslim ettik. Burada ilginç olan, hastamız burada uzun süre yatan yaşlı bir hastamızdı. Taburcu olduktan daha sonra vefat ediyor. Eşinde de bir miktar Alzheimer hastalığı bulunuyordu. ötürüsıyla hastanemize herhangi bir eşya kaybı başvurusu olmamıştı. Temizlik yapan arkadaşlarımızın da pek fark edemedikleri bir alan. her insanın iyi niyetini görmüş olduk. bu biçimde insanların olması geleceğe olan umudumuzu arttırıyor ve bizi mutlu ediyor” dedi.
Hemşire: “bu biçimde insanları görür görmez mutlu oldum”
Olayın halen şokunda olduğunu belirten Hemşire Server Alacaoğlu ise, “1,5 yıl arasında kaybolmamasına ve Soner beyin böyle getirmesine fazlaca şaşırdım ama bu biçimde insanlarımızın olduğunu görür görmez mutlu oldum” diye konuştu.